Ranzanın alt katında yatanın teyzemin kızı olduğunun farkındaydım. Ama aklımdan hiç böyle bir düşünce geçmemişti daha önce. Ta ki çamaşırlarını askılara asmaya, oraya buraya bırakmaya başlamadan önce. Oysa her vakit onu kardeşim olarak görmüş, güzelliğini de böyle algılamıştım. İnsanoğlunun zaaflarından biri olmalı mutlaka cinsellik… Suçsuz olduğumu söyleyemeyeceğim, yaptıklarımın doğru olduğunu da. Ortada bir kışkırtma vardı, bende buna tepki verdim yalnızca. Tatile çıkmadan önce bazı hareketlerden anlamıştım aslında. Teyzemin kızının cinsel dürtülerinin olabileceğini. Beni görünce abiciğim der ve sıkı sıkı sarılır. Ben de küçük göğüslerini göğüslerimde hissederim. Ama duygularımı hep bastırırım. Yanımda giyinip soyunması, oturuşlarında ki rahatlıklar kısa süreli alaka uyandırır bende. Bakmaz gibi görünür ama tekrar de göz ucuyla izlerim onu. Neden bu ana kadar tatilde yaşadıklarım gibi hissetmedim bilmiyorum ama onun da rahat davranışları beni de rahat devinim etmeye ittiğini düşünüyorum. Bir sabah erken uyandım. Gün daha yeni doğuyordu. Çok susamıştım. Ev halkı horul horul uyuyordu. Biz kuzenle çatı katında ranzada yatıyorduk. Ranzadan indim ve masanın üstünde ki sürahiden su içtim. Yeniden çıkarken ranzaya gördüğüm görünüm beni nasıl heyecanlandırdı inanamazsınız. Geceliği belinin üstüne kadar sıyrılmış, bir bacağı karnına doğru çekili, pembe bir tanga giyinmiş bir vücut. Tabi yaptığım gürültülerden uyanabileceğini düşündüğüm için derhal yukarı çıktım. Soluk alıp verişlerim sessizliğin içinde duyuluyordu. Kafamı eğip seyretmeye başladım. Bu görünüm bile onun kuzenim olduğunu unutturmuştu bana. Bir ara onun da uyanık olabileceğine dair bir devinim sezdim, gözlerini açmıştı sanki. Zaten bir saniye sonra devinim etmeye başladığında derin bir uykuda olduğuna beni inandırmak istermişçesine soluk alıp vermeye başladı. Bacaklarını daha bir araladı. Ve ben daha çok tutamayıp kendimi yatağa sürtünmeye başladım. Ama boşalmadım. Herkes uyandığında hiç bir şey olmamış gibiydi. Yalnız kuzen bana bakmamaya çalışır gibiydi. Öğlen oldu ve herkes denize gitti. Ben gitmek istemedim, belki kuzende gitmez ve… Oysa kuzen bikinisini giymiş ve gitmişti denize. Bana da yüz vermiyordu. Bende herkes gidince çatıya çıkıp bazı araştırmalar yapmaya karar verdim. Çünkü artık bazı şeyleri içimde tutmanın imkanı yoktu ve bunu daha farklı bir şekilde yapma ihtiyacı duydum. Çekmecelerden kuzenin renk renk çamaşırlarını çıkardım. Dün akşam giydiğini bulmaya çalıştım. Çantasının ön gözüne koymuş. Kokladım, tam boşalacağım sırada kapının açıldığını duydum. Derhal toparladım her şeyi. Ama biraz gürültü çıkardım sanırım. Yukarıya çıkanın kuzen olduğunu hissettim. Karşımda bikinisiyle duruyordu. Ne yapıyorsun dedi. Sesinden kızgın olduğunu hissettirmeye çalışıyordu ama sanki bu gerçek değildi. Benle de hiç senli benli konuşmazdı. Bikinisinin üstünü çıkardı. Ve karşıma geçti oturdu. Bunları istediğini biliyorum bende bunları istemeni istiyorum dedi. Şaşırmıştım, soru işaretler ile bakıyordum. Bu benim kuzenim mi diye. O da bunu anlamış olacaktı ki biraz heyecana ihtiyacım var dedi. Var mısın yok musun dedi. Benden dört yaş küçük kuzeni bu şekilde konuşurken rüyamda görsem inanmazdım. Geldi ve bacaklarını açarak kucağıma oturdu. Deniz kokuyordu. Ve şeyime sürtünmeye başladı. Ben ağzımı hiç açmamıştım, şoklardaydım. Ama yavaş yavaş açılıyordum. Göğüslerini emmeye başladım, küçük ama koyu uçlu göğüslerini. Ayağa kalktı bir süre sonra. Beni de kaldırdı. Ne yapmamı istiyorsun diye sordu. Bende onu yatağa ittim ve bikinisini sıyırdım. Amını yalamaya başladım. Zevkten inliyordu. Ve ne güzel şeymiş deyip duruyordu. İlk kere yaptığı anlaşılıyordu. Sonra benim kini emmesini istedim. Biraz tereddüt etti ama reddetmedi. Önce diliyle darbeler vurdu. Sora hoşuna gitmiş olacak ki emmeye başladı. Ben de kafasını aşağı itip durduğum için yapması gerektiği şeyi anladı. Ağzına boşaldığımda bana baktı, yutabileceğini söyledim bir şey olmaz dedim. Bana güvendi. Hamile kalır mıyım diye sordu. Birleşme olmazsa olmazsın dedim. Yapmayalım tamam mı dedi. Öyle bir mahsunlaştı ki, dört beş yaş daha küçüldü sanki. Çok tatlıydı belinden çektim ve pembe dudaklarını öpmeye başladım. Sanki o kuzenim değildi.